1. Haberler
  2. Ekonomi
  3. Altın mı, Euro mu? Geleneksel yatırımcıların büyük ikilemi ve karşılaştırmalı analiz

Altın mı, Euro mu? Geleneksel yatırımcıların büyük ikilemi ve karşılaştırmalı analiz

Altın mı, Euro mu? Geleneksel Yatırımcıların Büyük İkilemi ve Karşılaştırmalı Analiz
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Türkiye’de yatırım kültürü denildiğinde, hane halkının refleksleri genellikle iki ana “güvenli liman” üzerinde yoğunlaşır: Altın ve Döviz. Yıllar boyunca enflasyonist ortamlarda birikimlerinin değerini korumaya çalışan Türk insanı için, yastık altındaki çeyrek altın ile cüzdandaki Euro banknotu, finansal güvencenin sembolleri olmuştur. Düğünlerden iş anlaşmalarına, ev alımından emeklilik planlarına kadar her alanda karşımıza çıkan bu iki yatırım aracı, sık sık birbirine rakip olarak görülür. “Gram altın mı alsam, yoksa Euro mu?” sorusu, kuyumcuların ve döviz bürolarının önünde en çok sorulan, cevabı en çok merak edilen sorudur.

Her iki yatırım aracı da Türk Lirası’nın değer kaybına karşı bir kalkan görevi görse de, değerlenme dinamikleri birbirinden tamamen farklıdır. Altın, küresel korku ve risk endeksleriyle hareket eden, arzı sınırlı bir madenken; Euro, arkasında Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) ve devasa bir ekonomik birliğin olduğu, faiz kararlarıyla yön bulan bir para birimidir. Dolayısıyla, hangi dönemde hangisinin daha çok kazandıracağını kestirmek için sadece yerel ekonomiye değil, küresel ons fiyatlarına ve Euro/Dolar paritesine de bakmak gerekir.

Yatırım kararınızı vermeden önce, her iki enstrümanın da TL karşısındaki anlık performansını kıyaslamak büyük önem taşır. Altın fiyatlarını takip ederken aynı zamanda Euro kaç Türk Lirası seviyesinde işlem görüyor kontrol etmek isterseniz, en güncel piyasa verilerine ilgili web sitesi üzerinden ulaşarak sağlıklı bir karşılaştırma yapabilirsiniz.

Bu makalede, Altın ve Euro yatırımlarının avantajlarını, dezavantajlarını, birbirleriyle olan ilişkisini (korelasyon) ve hangi yatırımcı profiline hangi aracın daha uygun olduğunu derinlemesine inceleyeceğiz.

  1. Altın: “Güvenli Liman”ın Efendisi

Altın, insanlık tarihi boyunca zenginliğin ve gücün simgesi olmuştur. Herhangi bir ülkenin merkez bankasına veya hükümetine bağlı olmaması, onu “vatansız” bir para birimi yapar.

Ons Altın ve Gram Altın Dengesi

Türkiye’de yatırımcılar genellikle “Gram Altın” fiyatını takip eder. Ancak gram altın fiyatı, iki ana değişkenin çarpımıyla oluşur:

  1. Dünya Ons Altın Fiyatı (XAU/USD): Altının küresel borsalardaki Dolar bazlı fiyatıdır.
  2. Dolar/TL Kuru: Türkiye’deki Dolar kurudur.

Bu formül şu anlama gelir: Eğer dünyada altın fiyatları sabit kalsa bile, Türkiye’de Dolar yükselirse gram altın yükselir. Eğer hem dünya altın fiyatları hem de Dolar kuru aynı anda yükselirse, gram altında “kaldıraç etkisi” oluşur ve yatırımcı çifte kazanç sağlar.

Kriz Dönemlerinin Yıldızı

Altın, jeopolitik riskleri sever. Savaş, salgın hastalık (Pandemi gibi) veya küresel ekonomik çöküş korkusu olduğunda yatırımcılar kağıt paralardan (Euro, Dolar) kaçıp altına sığınır. Bu dönemlerde altın, Euro’dan çok daha iyi performans gösterebilir.

  1. Euro: Faiz ve Ticaretin Gücü

Euro yatırımı ise daha çok makroekonomik politikalara ve faiz döngülerine duyarlıdır.

Faiz Getirisi İmkanı

Altın “duran” bir varlıktır; yani kasada durduğu yerde size temettü veya faiz vermez (Değer artışı hariç). Ancak Euro’yu bankada vadeli mevduata yatırdığınızda veya Eurobond (Tahvil) aldığınızda, kur artışının üzerine bir de düzenli faiz geliri elde edersiniz. Bu, özellikle nakit akışı yaratmak isteyen yatırımcılar için Euro’yu altına göre bir adım öne geçirir.

Likidite ve Kullanım Kolaylığı

Euro, dünyanın en geçerli ikinci para birimidir. Avrupa seyahatine çıkacağınız zaman, ithalat yapacağınız zaman veya çocuğunuzu yurt dışına okumaya göndereceğiniz zaman Euro’ya ihtiyacınız vardır. Altını bozdurup nakde çevirmek bir işlem gerektirir ve hafta sonları kuyumcular kapalıyken veya makas aralıkları açıkken zor olabilir. Euro ise ATM’lerden 7/24 erişilebilir durumdadır.

  1. Makas Aralıkları ve Alım-Satım Maliyetleri

Yatırımcıların kararlarını etkileyen en önemli faktörlerden biri de “Alış-Satış Farkı”dır.

  • Fiziki Altın: Kuyumculardan çeyrek, yarım veya cumhuriyet altını aldığınızda, işçilik maliyetleri ve kuyumcu karı fiyata eklenir. Satarken bu fark düşülür. Özellikle işçilikli bilezik veya takı alırsanız, “aldım-sattım” dediğiniz anda %20-30 zarar edebilirsiniz. Has altında (gram) bu fark daha düşüktür ancak yine de mevcuttur.
  • Dijital Altın ve Euro: Bankaların mobil uygulamalarında hem altın hem de Euro için makas aralıkları bulunur. Genellikle Euro’nun alım-satım makası, altına göre daha dar ve stabildir (mesai saatleri içinde). Altın piyasası daha volatil olduğu için bankalar makası daha geniş tutabilir. Kısa vadeli “al-sat” işlemleri için Euro, düşük spread oranları nedeniyle daha avantajlı olabilir.
  1. Portföy Çeşitlendirmesi: Neden İkisini Kıyaslıyoruz?

Aslında Altın ve Euro, birbirinin alternatifi değil, tamamlayıcısıdır. Profesyonel portföy yöneticileri, “Sepet” yaparken her ikisine de yer verilmesini önerir.

  • EUR/USD Paritesi Etkisi: Euro, Dolar karşısında değer kaybettiğinde (Parite düştüğünde), genellikle Dolar endeksi güçleniyor demektir. Doların güçlendiği senaryolarda Ons Altın genellikle baskılanır ve düşer. Yani Euro ve Altın, Dolar karşısında bazen kader birliği yaparlar.
  • Enflasyon Koruması: Her iki varlık da uzun vadede Türkiye’deki enflasyona karşı koruma sağlamıştır. Ancak altın, çok uzun vadede (10 yıl ve üzeri) genellikle kağıt paraların (Fiat para) tamamından daha iyi bir performans sergileme eğilimindedir çünkü merkez bankaları para basabilir ama altın basamazlar.
  1. Hangi Yatırımcı Profiline Hangisi Uygun?

Karar verirken kendinize şu soruları sormalısınız:

  • Vade Süreniz Ne Kadar?
    • Kısa Vade (1-6 Ay): Euro daha mantıklı olabilir. Volatilitesi altına göre bir miktar daha düşüktür ve nakde dönmek kolaydır.
    • Uzun Vade (1 Yıl+): Altın tarihsel olarak uzun vadede alım gücünü en iyi koruyan araçtır.
  • Risk Algınız Nedir?
    • Düşük Risk: Euro mevduatı. Hem kur koruması hem faiz getirisi.
    • Orta/Yüksek Risk: Altın. Ons fiyatı bir günde %3 düşebilir veya çıkabilir. Bu dalgalanmayı kaldırabilecek misiniz?
  • Amacınız Ne?
    • Düğün/Hediye: Fiziksel altın.
    • Ticaret/Eğitim: Euro.

Sonuç

“Altın mı, Euro mu?” sorusunun kazananı, piyasa koşullarına göre sürekli değişir. Küresel krizlerin, savaşların ve belirsizliklerin arttığı dönemlerde Altın parlar. Merkez bankalarının faiz artırdığı, Avrupa ekonomisinin güçlendiği ve ticaretin canlandığı dönemlerde ise Euro öne çıkar.

En sağlıklı strateji; fanatik bir şekilde tek bir yatırım aracına bağlanmak yerine, konjonktürü okumaktır. Eğer dünyada işler karışıyorsa portföydeki altın ağırlığını artırmak, sular durulduğunda ve faizler yükseldiğinde Euro’ya geçiş yapmak dinamik bir yatırım yönetiminin anahtarıdır. Unutmayın, her iki araç da TL bazında kazandırabilir, ancak “reel kazanç” (Enflasyon üstü getiri) için doğru zamanda doğru gemide olmak gerekir.

Altın mı, Euro mu? Geleneksel yatırımcıların büyük ikilemi ve karşılaştırmalı analiz
Yorum Yap