Türkiye ve Suriye arasındaki diplomatik ve ticari ilişkiler yeniden canlanıyor. 13 yıl süren iç savaşın sona ermesiyle birlikte, bölgeye istikrar ve barış getirecek yeniden inşa süreci başladı. Türkiye, bu sürecin başlatılması ve ivme kazanması adına kritik bir rol üstleniyor.
Ege Bölgesi ile Suriye arasında ticari köprü
Türkiye ile Suriye arasındaki ticari ilişkilerin geliştirilmesi ve iş birliğinin güçlendirilmesi amacıyla Ege İhracatçı Birlikleri (EİB) ve İzmir Sanayici ve İş İnsanları Derneği (İZSİAD) ortaklığında “Yeni Dönemde Türkiye Suriye Ticari İlişkileri” toplantısı düzenlendi.
Toplantıda ticari engellerin nasıl aşılacağı, yeni yatırım fırsatlarının nasıl değerlendirileceği, iki ülke arasındaki ticaret hacminin nasıl artırılacağı, gümrük prosedürlerinin kolaylaştırılması, finansal işlemlerin hızlandırılması ve ticaretin önündeki bürokratik engellerin kaldırılması gibi konular gündemdeydi.
“Türkiye Suriye’ye tam destek verdi, samimiyet testi sırası Suriye’de”
Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, “Türkiye, 13 yıl boyunca Suriye’ye tam destek vererek samimiyet testinden geçti şimdi samimiyet testi sırası Suriye’de. Türkiye-Suriye Serbest Ticaret Anlaşması’nın (STA) daha kapsamlı ekonomik ortaklık anlayışıyla yeniden hayata geçirilmesi için müzakerelere başlanması hususunda mutabık kalındı. Ticaretimizi savaş öncesindeki seviyelere çıkartmalıyız. Türkiye, güçlü üretim kapasitesi, lojistik avantajları ve bölgeye olan yakınlığı sayesinde, Suriye’nin yeniden inşasında en güvenilir partnerlerden biri olacaktır. Türkiye, Suriye’yi iğneden ipliğe yeniden inşa ve ihya edebilecek, bunun liderliğini üstlenebilecek potansiyelde ve güçte bir ülke.” dedi.
“Suriye’nin ihtiyaç̧ duyduğu hammadde ve sanayi ürünleri İzmir’de”
İZSİAD Başkanı Hüseyin Cengiz, “Suriye’de yeniden yapılanma, ekonominin canlanması ve halkların refah içinde yaşayabilmesi için yeni iş birliklerine ihtiyaç var. İşte tam da bu noktada, İzmir gibi bir liman şehri devreye giriyor. Ayrıca, İzmir yalnızca bir liman değil; Türkiye’nin sanayi, tarım, lojistik, turizm ve ticaret merkezidir. Geldiğimiz noktada, İzmir’in üretim gücü ve Suriye’nin ihtiyaç duyduğu hammadde ve sanayi ürünleri, karşılıklı bir denge içinde birbirine akmaya hazır. İzmir toplumsal yapısı, siyasal duruşu ve çok kültürlü anlayışı ile Türkiye’nin birçok kentinden ayrılan bir şehir. Bu noktada İzmir’in kent anlamında aktif bir rol alarak Suriye’nin altyapısının tekrar tesis edilmesinin yanında tarımsal tecrübesi ve birikimiyle bu alanda da Suriye ekonomisinin ayağa kaldırılmasında sorumluluk alabileceğimizi düşünüyorum.” dedi.
“Türk işadamları Suriye’de sanayi bölgelerini ziyaret etmeli”
IBF Uluslararası İş Forumu Başkan Yardımcısı Ghazwan Al-Masrı, “Suriyeliler 13 yıl boyunca Türkiye’de Türkçeyi öğrendi, Türk okullarında okudular bununla gurur duyuyoruz. Suriyeliler Türkiye’nin yardımlarını kesinlikle unutmazlar, Türkiye’ye minnettarlar. Türk işadamları Suriye’de sanayi bölgelerini ziyaret etmeli depo/atölye açmalı. Suriye’de herkes Türk malını arıyor. Özellikle bisküvi, konserve, su, gıda, içeceklere ihtiyaç çok fazla. Suriye’deki içeceklerin hepsi Türk malı. Bakliyat ve yağ ihtiyaçları var, tarımda çok eksiklik var. Egeli tarım firmalarının oraya gitmesi lazım. Suriye topraklarının Türklere ihtiyacı var. Türkiyesiz Suriye imarı olmaz. Suriye 5-10 sene içinde güçlenecek Türkiye’nin en önemli müttefiki olacak.” dedi.